AK Parti Sözcüsü Siyaseti bırakırım anlamında son seçimim demedi
AK Parti Sözcüsü Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, "Son seçimim" açıklamasıyla ilgili konuştu.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik CNN Türk’e Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Hande Fırat ve Milliyet Gazetesi yazarı Zafer Şahin'in sorularını yanıtladı. Çelik'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Yakın coğrafyamıza bakarsak pusula demokrasimizin gücünü gösteriyor. Az ya da çok bu partileri vatandaşlarımız var etti. Siyasal bilince sahip bir ülkeyiz.
Cumhurbaşkanımız bunu sık sık söyler. Bizim hatırlanacağımız şeyler eserlerdir, yaptığımız işlerdir. Ben çok uzun zamandır kendisi ile beraberim. Yorulmaksızın, durmak bilmeksizin çalışır. Siyasette gençlerin yetişmesine çok önem veriyor. Onlara bir gün devralacaklarını her zaman hatırlatıyor. Siyaset yaptığımız görevlerden daha geniş bir şey. Cumhurbaşkanımız için siyaset bir hayat tarzı. O siyaseti bırakırım anlamında bir ifade değil.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN 3. KEZ ADAY OLACAK MI?
Bununla ilgili bir siyasi gündemimiz yok Meclis'in kendini feshetmesi gibi. Önümüzdeki 5 seneyi iyi değerlendireceğiz. Siyasette bildiğim bir şey var. Liderlerin siyasi ömrüne vatandaş karar verir. Vatandaşımız cumhurbaşkanımız hizmet etsin istiyor. Böyle büyük bir irade var. Cumhurbaşkanımızın liderliği organik. Millet kal derse kalırız, git derse gideriz der cumhurbaşkanımız da. Seçim vesilesi ile dışarıda gördüğüm Cumhurbaşkanımıza teveccüh artarak devam ediyor.
Siyasetçi yetiştirmek demek demokrasinin güçlenmesi demektir. Bize verilen Meclis üyelikleri çalışmasında kadın ve gençlik kontenjanlarının güçlü olması şeklinde Cumhurbaşkanının talimatı var. Kadın hareketimiz de çok güçlü bizde.
"BİRÇOK SEÇİMİ GÖRDÜK, SAHANIN NE SÖYLEDİĞİNİ BİLİYORUZ"
Geçen seçimlerde bize Sayın Kılıçdaroğlu için önde deniyordu. Bir sürü siyaset bilimci, daha sonra analizinde nasıl yanıldığını izah etmek zorunda kaldı. O zaman dedik ki saha böyle söylemiyor. Bu kadar seçim geçirdik, iyi kötü görüyoruz. AK Parti Genel Merkezi'nde yapılan toplantılar sonrasında verilen kararların vatandaşlarımız tarafından heyecanla kabul gördüğünü görüyorum. Yerel yönetimler başkanlığımız var bizim. Seçim bittikten sonra 5 yıl boyunca sürekli fotoğraf çeker. Masaya oturduğumuzda bu 5 yıllık performanslar bakılır. AK Parti Genel Merkezi izole değil. Anadolu'daki her yere hakim bir siyaset merkezi. Adayların tespit edilmesinde birden fazla mekanizma kullanılıyor. Siyaset bir matematik alanı değil, mutlak değil. Ancak 20 yıldır denenmiş metotlar bunlar.
HAYAT TARZINA MÜDAHALE VAR MI?
Bazen diyorlar ki siz hayat tarzına müdahale ediyorsunuz. Şu ya da bu sebeple bir kaygı oluşmuşsa buna cevap vermek borcumuz. Bu tartışmalar siyasetten çıkmadı. Cumhurbaşkanımız belediye başkanı olduğu zamanda da bu tarz konuşmalar çıktı. Bayalar otobüse binemeyecek vs diye. Çok net ve açık söylüyorum, çok partili döneme geçildiğinde hayat tarzına müdahale edilmeyen tek dönem bizim dönemimiz. Özellikle CHP, kendi ideolojisini dayatmak için hangi yöntemleri kullanmış? Bu soru soruluyor ama sokağa çıktığımız zaman bu sorunun hiçbir karşılığı yok. Bu tip olaylar olduğunda ilk tepkiyi biz veriyoruz.
AK PARTİ BÜYÜKŞEHİRİ KAZANIR MI?
Arkadaşlarımızın performansını tek tek çok iyi buluyoruz. Bu açıdan baktığımızda yükselen bir trend olduğunu görüyoruz. Kaybolacağını söyleyenler çok manipülatif şeyler. CHP'li Özel'in dediği gibi Atatürk şu, şu illeri alın diyor. Atatürk'le bu işin ne ilgisi var. Biz demokratik terbiye icabı şu ili alacağız diyemem. Orada oy kullanacakları etkileyemem. Ama arkadaşlarımızın performansı gayet iyi.
YENİDEN REFAH PARTİSİ İLE NE OLDU?
Şu an itibariyle cumhur ittifakında değiller. YRP ve bir iki parti de var. Müstakil parti olarak mı kurulmuşlar yoksa AK Parti içerisinde muhalefet olarak mı kurulmuşlar? Milli manevi değerler açısından istedikleri her şeyi cumhurbaşkanımız gerçekleştirmiş. Parti yönetimi CHP'yi kazandıracak bir motivasyon içerisine giriyor. Ama tabanındaki seçmen, milli manevi değerlerin cumhurbaşkanımız tarafından gerçekleştirildiği görülüyor. YRP tabanındaki vatandaşlarımız cumhurbaşkanı aleyhine bir tutum içerisine girmeyecekler.
CHP-DEM PARTİ
Kent uzlaşısı 6'lı masanın mahçup edilmiş halidir. DEM açısından mahçubiyet şu; bir yandan biz müstakil bir siyasi partiyiz imajı veriyorlar ama fiilen de CHP'ye çalışan bir dinamik ortaya koyuyorlar. Ne diyorlardı 6'lı masada; 6'mız birden karar vermeden hareket etmeyecek. Biz de dedik ki, 6'sı birden çay bile demleyemez. Şimdi ise daha 1 sene olmamış, siyasi tarihteki en ağır lafları birbirlerine söylüyorlar. Çok kısa bir zamanda çok ağır laflar görüyoruz. Bakalım bu seçimden sonra göreceğiz ne pazarlıklar ortaya çıkmış. Kent uzlaşısını bir cümle ile ortaya koyayım; bu Alacakaranlık kuşağı.
ÖZGÜR ÖZEL DAHA TEHLİKELİ
Sayın Özgür Özel daha tehlikeli hareket ediyor. İşte diyor ki Alevi seçmen daha coşkulu. Ben siyasetçi olarak insanların mezheplerini görmem demesi lazım. Bu son derece tehlikeli bir şeydir. Bu siyaset yapma biçiminin acımasızlığını hep beraber görüyoruz. Bu pusulanın fazla olması uzun olması bir kazanımdır."