Abdullah Çatlı'nın Adı Nevşehir'de Bir Meydana Verildi

NEVŞEHİR BELEDİYE MECLİSİNDE ALINAN KARALA ADI BİR MEYDANA VERİLDİ

Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı, yaptığı açıklamada, 28 yıl önce hayatın kaybeden Nevşehirli Abdullah Çatlı'nın adının Borsa Kavşağı'na verildiğini söyledi.

Arı, Nevşehir Belediyesi Meclis toplantısında alınan karar gereği Borsa Kavşağı'nın adının Abdullah Çatlı Meydanı olarak değiştirildiğini ifade etti.

"Bugün tarihe not düşülecek bir gün"

Abdullah Çatlı'nın ağabeyi Zeki Çatlı, "28 yıldır beklediğimiz cevabı bugün aldık. Bugün tarihe not düşülecek bir gün. Bu kararın alınmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.” dedi.

ABDULLAH ÇATLI KİMDİR?

Abdullah Çatlı, Türkiye'nin yakın tarihindeki önemli ve tartışmalı figürlerden biridir. 1956 yılında Nevşehir'de doğan Çatlı, genç yaşlarda ülkücü hareketin içinde aktif bir rol almaya başladı. 1970'lerde Ülkü Ocakları'nın genel sekreterliğini yaptı ve bu dönemde sağ-sol çatışmalarının yoğun yaşandığı bir dönemde milliyetçi-ülkücü hareketin içinde önemli bir konuma sahipti.

Çatlı, 1978 yılında İstanbul'da, Abdi İpekçi suikastı ile bağlantılı olarak arananlar listesine girdi ve bu olay sonrasında yurt dışına kaçtı. 1980'lerde ise özellikle İsviçre ve Fransa'da sahte pasaportlarla yakalanması, uyuşturucu ticareti ve çeşitli yasa dışı faaliyetlerle ilişkilendirilmesi nedeniyle gündeme geldi. En çok bilinen olaylarından biri de, 1981 yılında Papa II. John Paul'e suikast girişimi ile bağlantısıdır. Bu olayda suikastı gerçekleştiren Mehmet Ali Ağca'nın arkadaşı ve destekçisi olarak görülür.

Çatlı'nın ismi, 1996'da meydana gelen ve Türkiye'de büyük bir siyasi krize yol açan Susurluk kazası ile yeniden gündeme geldi. Bu kaza, devlet içindeki bazı illegal yapılanmalar ve derin devlet iddialarının ortaya çıkmasına neden oldu. Kazada, Çatlı'nın yanı sıra bir emniyet müdürü ve bir eski milletvekilinin de bulunması, kamuoyunda büyük tartışmalara yol açtı.

Abdullah Çatlı, 1996 yılında Susurluk kazasında yaşamını yitirdi. Ölümüne kadar birçok tartışmalı olayın içinde yer alması ve çeşitli suçlamalarla anılması, onu Türk siyasi tarihinde hâlâ tartışılan bir figür haline getirmiştir.

ASALA'YI BİTİREN ADAM

Abdullah Çatlı, 1979 yılında İstanbul'a taşındı ve burada Hasan Kurtoğlu adını kullanarak silah ve uyuşturucu kaçakçıları ile ilişkiler kurdu. Bu dönemde, 16 Mart katliamı için TNT kalıpları satın aldığı, Mehmet Ali Ağca'nın hapisten kaçışını organize ettiği ve Ağca'ya sahte pasaport temin ettiği belirtiliyor. Ağca, Çatlı'nın evinde kaldıktan sonra Çatlı, Nevşehir Emniyetinden aldığı pasaportla yurt dışına çıktı ve bir süre Bulgaristan ve Viyana'da kaldı. 13 Mayıs 1981'de Ağca'nın Papa'ya suikast girişimiyle bağlantılı olduğu ileri sürüldü. Çatlı, 1982'de İsviçre'de sahte pasaportla yakalandı, ancak serbest bırakıldı ve daha sonra Amerika'da Dünya Anti Komünistler Birliği toplantısına katıldı. 1983'te Paris'te MİT ile ilişki kurduğu ve ASALA'ya karşı 5 eylemde kullanıldığı belirtildi. 1984'te Paris'te eroinle yakalandı ve Fransa'da hapis cezasına çarptırıldı. 1985'te Papa Suikastı davasında tanıklık etti ve Ağca'nın Bulgar ajanı olabileceğini öne sürdü. Daha sonra uyuşturucu kaçakçılığından dolayı İsviçre'ye iade edildi ve 1990'da oradan kaçtı.