G7'de İran'a Yaptırım Gündemde

G7 Dışişleri Bakanları Toplantısı'nın ardından yayınlanan ortak bildiride, İran hükümetinin kötü niyetli ve istikrarsızlaştırıcı eylemlerinden sorumlu tutulacağını belirten noktalara değinildi.

ABD, Almanya, Fransa, İngiltere, İtalya, Kanada ve Japonya'dan oluşan G7 ülkelerinin dışişleri bakanları, İtalya'nın Capri Adası'nda bir araya geldi.

G7 ülkelerinin bakanları ve Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, üç gün süren toplantıların ardından Orta Doğu'daki son duruma ilişkin ortak bildiri yayınladı.

İran'ın 13-14 Nisan'da İsrail'e yönelik doğrudan ve benzeri görülmemiş saldırısının en güçlü şekilde kınandığı belirtilen bildiride, İran'ın yüzlerce füze ve insansız hava aracı ile gerçekleştirdiği saldırının tehlikeli bir gerginlik artışı olduğu ifade edildi.

İran'ın Hürmüz Boğazı yakınlarında Portekiz bandıralı MSC Aries adlı konteyner gemisine hukuka aykırı bir şekilde baskın düzenlemesi ve gemiye el koymasını da kınayan bakanlar, geminin ve mürettebatın derhal serbest bırakılması çağrısında bulundu.

İsrail hükümetine ve halkına desteklerini yineleyen bakanlar bildiride, “İran'ın eylemleri, bölgenin istikrarsızlaştırılmasına yönelik kabul edilemez bir adıma ve kaçınılması gereken daha fazla gerilime işaret ediyor. 19 Nisan'daki saldırı nedeniyle tüm tarafları gerilimin artmasını önlemek için çalışmaya çağırıyoruz. G7 bu amaçla çalışmaya devam edecek. Bölgedeki ve bölge dışındaki tüm tarafları bu ortak çabaya olumlu katkılarını sunmaya çağırıyoruz” ifadelerini kullandı.

İran'a Hamas, Hizbullah ve Husilere desteğini durdurma çağrısı yapılan bildiride, tüm devletlerden İran'ın İHA ve füze programlarına yönelik malzeme tedarikinin engellenmesi istendi.

İran hükümetinin kötü niyetli ve istikrarsızlaştırıcı eylemlerinden sorumlu tutulacağı ifade edilen bildiride, “Artan istikrarsızlaştırıcı girişimlere yanıt olarak daha fazla yaptırım uygulamaya veya başka önlemler almaya hazırız” denildi.

İRAN'A RUSYA ÇAĞRISI

G7 ülkelerinin İran'ın nükleer silah geliştirmesine ve sahip olmasına karşı duruşunun yinelendiği bildiride, İran'a nükleer gerilimi azaltması ve uranyum zenginleştirme faaliyetlerini durdurması çağrısı yapıldı.

İran-Rusya ilişkisine de değinilen bildiride, “İran'ın Rusya'ya balistik füze ve teknolojisi göndermeyi düşündüğü yönündeki haberlerden son derece endişeliyiz. İran'ı bunu yapmamaya çağırıyoruz. Çünkü bu, Rusya'nın Ukrayna'daki savaşına verdiği desteğin önemli bir şekilde arttığı anlamına gelecektir. İran'ın Rusya'ya balistik füzeler veya ilgili teknolojileri sağlamaya devam etmesi halinde, İran'a karşı yeni ve önemli tedbirler de dahil olmak üzere hızlı ve koordineli bir şekilde karşılık vermeye hazırız” ifadeleri kullanıldı.

REFAH'TA GENİŞ ÇAPLI OPERASYONA KARŞIYIZ

Gazze'deki savaşla ilgili açıklamaların yer aldığı bildiride, İsrail'in kendini savunma hakkını kullanırken uluslararası hukuka uymak zorunda olduğuna dikkat çekilerek, Hamas'a tüm rehineleri serbest bırakması çağrısı yapıldı.

Gazze'de binlerce kadın, çocuk ve savunmasız insanın da aralarında bulunduğu kabul edilemez sayıdaki sivilin can kayıplarından büyük endişe duyulduğu vurgulanan bildiride, “Gazze'deki yıkıcı ve büyüyen insani krize, özellikle de bölge genelinde sivillerin içinde bulunduğu kötü duruma çözüm bulmak için acil eylem çağrısında bulunuyoruz. Refah'ta sivil halk üzerinde yıkıcı sonuçlar doğuracak geniş çaplı bir askeri operasyona karşı olduğumuzu yineliyoruz” denildi.

ATEŞKES ÇAĞRISI

Açıklamada, mevcut kara geçişleri üzerinden yardım akışının genişletilmesi, yeni geçişlerin açılması, kuzey Gazze'ye yardım gönderilmesinin kolaylaştırılması da dahil olmak üzere İsrail hükümeti tarafından duyurulan adımların hızla uygulanması istendi.

Bildiride Gazze'ye yardım akışını önemli ölçüde artırmak için spesifik, somut adımlar atılmasına acil ihtiyaç duyulduğu vurgulandı. Acil insani yardımın Gazze geneline güvenli bir şekilde ulaştırılmasını sağlayacak sürdürülebilir bir ateşkes çağrısının yapıldığı açıklamada, bu çerçevede rehinelerin serbest bırakılması ve saldırıların sona erdirilmesi amacıyla ABD ve bölgesel ortakların sürdürdüğü arabuluculuk çabalarının desteklendiği ifade edildi.

İsrailli yerleşimcilerin Filistinlilere yönelik şiddet eylemlerinin artmasından endişe duyulduğu ifade edilen açıklamada, bu eylemleri gerçekleştirenlerden hesap sorulması gerektiği vurgulandı. Bildiride, “İki devletli çözüme ve İsrail ile Filistinliler için güvenlik garantisi veren bağımsız bir Filistin devletinin kurulması temelinde kalıcı ve sürdürülebilir bir barışın sağlanması konusundaki kararlılığımızı sürdürüyoruz. Kudüs'te kutsal mekanlardaki tarihi statükonun değişmeden korunması çağrısında bulunuyoruz. Filistin devletinin nihai topraklarının 1967 sınırları çerçevesinde müzakerelerle belirlenmesi gerektiği konusunda hemfikiriz. Filistin devletinin uygun zamanda tanınmasının bu siyasi sürecin çok önemli bir bileşeni olacağını ifade ediliyoruz” denildi.

ABD'NİN SALDIRIDAN HABERİ VAR MIYDI?

G7 Dışişleri Bakanları toplantısına başkanlık eden İtalya Dışişleri Bakanı Antonio Tajani, toplantının ardından yaptığı açıklamada, ABD'nin bakanlara İran'a yönelik saldırı konusunda İsrail tarafından “son dakikada bilgilendirildiğine” yönelik açıklama yaptığını söyledi.

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken da toplantı sonrası gazetecilere açıklamalarda bulundu. Blinken, İsrail'in İran'a yönelik saldırısıyla ilgili ABD'nin herhangi bir operasyona karışmadığını belirtti.

G7 bakanlarının bölgede gerilimi azaltmaya odaklandığını kaydeden Blinken, İsrail'in kararlarını kendisinin verdiğini ancak ABD'nin İsrail'in güvenliğinin sağlanması konusunda kararlı olduğunu ifade etti.

Bakmadan Geçme