Sudan'da RSF Güçleri Bir Köyü Katletti 180 Kişi Öldü
Sudan'da paramiliter güç Hızlı Destek Kuvvetleri'nin (RSF) bir köye düzenlediği saldırılar sonucunda, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 180 kişi hayatını kaybetti.
Ordu ile RSF arasındaki çatışmaların bir yıldan fazla süredir devam ettiği ülkede, RSF'in Gezira eyaletine bağlı Wad el-Noura köyüne düzenlediği saldırıda 180 silahsız köylünün yaşamını yitirdiği belirtildi.
KATLİAMLAR DEVAM EDİYOR
Sudan Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, bu menfur katliamın kınandığı ve uluslararası toplumun RSF'ye ve onun yabancı paralı askerlerin karşı eylemsizliğinden kaynaklandığı vurgulandı. Açıklamada, bu tür saldırıların 1994'teki Ruanda'daki soykırım katliamlarında izlenen yaklaşıma benzediği belirtilerek, Sudan hükümetinin, bu katliamın uluslararası toplumun RSF'ye bakış açısında bir dönüm noktası olmasını ve RSF'nin tüm insanlık için tehdit oluşturan bir terör örgütü olarak görülmesini talep ettiği ifade edildi.
CANSIZ BEDENLER YANYANA DİZİLDİ
Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde, hayatını kaybedenlerin cansız bedenlerinin yan yana dizildiği görüldü. Bu trajik olay, Sudan'da yaşanan iç çatışmaların ve güvenlik sorunlarının ne denli ciddi boyutlara ulaştığını bir kez daha gözler önüne serdi.
Ordu ile RSF arasındaki gerilim, 5 Aralık 2022'de sivil hükümete geçişin ve demokratik seçimlerin önünü açması amacıyla imzalanan “çerçeve anlaşması”nın RSF'nin tamamen orduya entegre edilmesini içeren reformdan kaynaklanıyor.
10 BİNDEN FAZLA İNSAN ÖLDÜ
Ordunun başındaki Egemenlik Konseyi Başkanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan, isyancılarla savaşmak için kurulan RSF'nin bağımsız bir güç olarak hareket etmesini engellemek amacıyla orduya katılması gerektiğini belirtirken, RSF lideri Orgeneral Mohammed Hamdan Dagalo ise bunun sivil bir yönetimle gerçekleştirilmesi gerektiğini savunuyor.
İki taraf arasındaki gerginliğin 15 Nisan 2023'te çatışmaya dönüşmesiyle şu ana kadar 10 binden fazla kişi hayatını kaybetti. Altyapıda büyük hasar meydana gelirken, açlık krizi daha da derinleşti. Çoğu komşu Çad ve Güney Sudan'a olmak üzere yaklaşık 8.3 milyon kişi ülkeyi terk etmek zorunda kaldı.