Cumhurbaşkanı Erdoğan: Muhalefetin Aklı Fikri Cebini Doldurmakta!
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Muhalefetin aklı fikri cebini doldurmakta. Allah, CHP'nin yönettiği belediyelerde yaşayan vatandaşlarımıza sabır versin.'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 5113 Deprem ve Sosyal Konut Anahtar ve Tapu Teslim Töreni'nde katıldı.
Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti;
Yapımı tamamlanan 5113 konutumuzun anahtar ve tapu teslim töreni vesilesiyle bir aradayız. Birazdan Gaziantep ilk kongremizi gerçekleştirecek teşkilatımızla kapsamlı bir değerlendirme yapıp birliğimizi, kardeşliğimizi perçinleyeceğiz. Ardından Şahinbey, Millet Kütüphanemizde gençlerimizle hasbihal edip bu kadim şehrin yiğit evlatlarıyla hasret gidereceğiz. Umudunuz için, heyecanınız için, coşkunuz için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Evet, bugün Toroslardan Fırat'a uzanan kardeşliğin kalesi, emeğiyle tüm dünyayı kendine hayran bırakan Gaziantep'imizdeyiz. Bugün direnişin, dirilişin, umudun ve istikbalin şehrindeyiz. Bugün destanlar yazan kahramanların şehrindeyiz. Bizleri bağrına basan her bir Antepli kardeşime teşekkür ediyorum. Asrın felaketinde evleri yıkılan vatandaşlarımızın yeni yuvalarının, Antepli kardeşlerimiz için inşa ettiğimiz sosyal konutlarımızın anahtarlarını teslim ediyoruz. Rabbim yeni hanelerinizde sağlıklı, huzurlu, ağız tadıyla oturmayı sizlere nasip eylesin diyorum.
Sevgili Antepliler, bugün üzerinde yaşadığımız bu aziz coğrafya, tarih boyunca nice kültürlere ev sahipliği yaptı. Bu topraklar bir kaderin, bir inancın, bir mücadelenin adı oldu. Her rüzgarın bir hikaye anlattığı, her dağında bir kahramanın yattığı bu bölge öyle sıradan bir yurt değil. Burası dünya tarihini yazanların dünyaya yön verenlerin yurdudur. Vatan topraklarını mukaddes bir emanet taşımanın sorumluluğuyla mamur etme çabalarımızın gerisinde işte bu şuur vardır. Anadolu'da huzur içinde ilelebet yaşamak istiyorsak her alanda güçlü olmak mecburiyetindeyiz. Evlatlarımıza müreffeh bir Türkiye bırakmayı arzu ediyorsak ayaklarımızı yere sağlam basmak zorundayız. Bakınız, bu durum sadece dış politika, sadece savunma, sadece ekonomi için geçerli değildir. Güçlü ve dayanıklı şehirler inşa etmek de bunun ayrılmaz bir parçasıdır. Güzel vatanımızın Anadolu'muzun mahsun olmasına, mağdur olmasına müsaade edemeyiz. Bu anlayışla asrın felaketinde milletimizin yanında en güçlü şekilde sarsılmaz bir kale gibi dimdik durduk. Hızlıca asrın inşasını başlattık.
"2024 yılının sonuna kadar toplam 201 bin 688 bağımsız bölümü teslim edeceğiz"
Geçen hafta Maraş'ta 155 bininci yuvamızın anahtarlarını vatandaşlarımıza teslim ettik. Öyle laf ola beri gele yok. Burası öyle Özgür Özel'lerin şunların bunların laf yapıp icraat yapmadıkları bir iktidar değil. Şimdi Gaziantep Güneyşehir'deyiz. 5113 deprem ve sosyal konutumuzun anahtarlarını hak sahibi kardeşlerimize teslim ediyoruz. Bu konutların inşasında emeği ve katkısı olan başta Gaziantep Büyükşehir Belediyemiz ve TOKİ'miz olmak üzere tüm kurumlarımızı, yüklenici firmaları, işçisinden mühendisine tüm kardeşlerimi canı gönülden tebrik ediyorum. Proje ile hem depremzedelerimizin güvenli bir yuva özlemine yön verecek, hem de sosyal konutlarla bölgede hayat standartlarını yükseltmiş olacağız. Allah'ın izniyle 2024 yılının sonuna kadar 24 bin 191'i Gaziantep'te olmak üzere 11 ilde toplam 201 bin 688 bağımsız bölümü teslim edeceğiz. 2025 yılının sonunda Gaziantep'imizde toplam 31 bin 317 konut ve iş yerinin deprem bölgemizin tamamında ise 452 bin 983 bağımsız bölümün teslimini inşallah gerçekleştireceğiz.
Burada şunu özellikle ifade etmek isterim: Biz dünyanın en büyük şantiyesine dönüşen deprem bölgesinde sadece konut yapmıyoruz. Biz aynı zamanda okulu ile, sağlık merkeziyle, çarşısıyla, pazarıyla, yeşil alanıyla yepyeni yaşam alanları inşa ediyoruz. Sadece depremde yıkılan yerlerin değil, bölgedeki şehirlerimizin tamamının altyapısını da yeniliyoruz. Sanayi ve ticaret şehrimiz Gaziantep başta olmak üzere deprem bölgesinde ekonomiyi canlandırmaya, üretimi, istihdamı, ticareti güçlendirmeye devam ediyoruz. Türkiye tüm bunları aynı anda yapacak kudrete de, siyasi iradeye de sahiptir. Vatandaşlarımıza meydanlarda verdiğimiz tüm sözlerin arkasındayız. 22 yıllık iktidarımızın hiçbir döneminde milleti hayal kırıklığına uğratmadık. Ana muhalefet gibi bol keseden vaat dağıtıp göreve gelince hepsinin üstüne sünger çekenlerden olmadık. Milletimiz gönlünü ferah tutsun. Tarihimizin bu en büyük konut ve şehircilik seferberliğini Allah'ın izniyle en güzel şekilde tamamlayacağız.
Gaziantep'i yeni nesil belediyecilik anlayışıyla Türkiye yüzyılına yakışır, örnek bir şehir yapmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Ulaşımından yeşil alanlara, eğitimden kültürel faaliyetlere kadar pek çok alanda önemli adımlar attık. Toplam 135 kilometrelik uzunluğuyla Türkiye'nin en büyük temiz su yatırımı olan Düzbağ içme suyu projesiyle şehrimizi kaynak kalitesinde içme suyuna kavuşturduk. 5 kilometresi tünel olmak üzere toplam 25 kilometre uzunluğundaki Gaziray metro projemizi başarıyla tamamladık. Büyükşehir Belediyemizin finansmanı ile 32 vagondan oluşan yerli ve milli tren setimizi yakında tamamlıyoruz. İnşallah önümüzdeki aylarda vatandaşlarımızın kullanımını açacağız. Yine 25 köprülü kavşağımızı ve 128 köprümüzü de yakın zamanda hizmete alacağız. 10 bin iş yerinde 50 bin kardeşimizin istihdam edileceği 4 milyon metrekarelik büyükşehir sanayi ve endüstri merkezini de tamamlamak üzereyiz. Hasan Celal Güzel Millet Bahçesi, Galle Park, Gaziray Parkı ve Festival Park gibi toplam 3 milyon metrekarelik park ve millet bahçesini hayata geçirdik.
Depremden en çok zarar gören Nurdağı ve Islahiye'deki alt yapı, üst yapı, su ve kanalizasyon hizmetlerini hızlı bir şekilde gerçekleştirdik. Müzeyyen Erkul Gaziantep bilim merkezi, Türkiye'nin en büyük engelli yaşam merkezi ve Alzheimer bakım merkezini Gaziantepli kardeşlerimizin istifadesine sunduk. 25 adet yüzme havuzu ve spor salonumuzu vatandaşlarımızın kullanımına açtık. 3200 kişilik Kamil Ocak Spor Salonunu da yakın zamanda tamamlıyoruz. Gaziantep'imizi metro ile buluşturmanın vaktinin geldiğine inanıyorum. Gaziantep tren istasyonundan başlayıp şehir hastanesine ulaşacak 10,5 kilometre uzunluğundaki metro projemizi Cumhurbaşkanlığı Yatırım Programımıza aldık. Önümüzdeki dönemde ihalesini yapıp inşaatına başlayacağız.
Milletimize hizmet etmek için dev eserler üretiyor, karıncalar gibi çalışıyoruz. Gecemizi gündüzümüze katarak taş üstüne taş koymanın derdindeyiz. Muhalefetin içler acısı halini artık anlatmaya dahi gerek duymuyoruz. Ne vizyon var, ne proje. Ülkeye ve millete hizmet etmek gibi bir dertleri yok. Atalar ne demiş: "Dervişin fikri neyse zikri de odur" demişler. Bakınız, kule deyince bizim aklımıza ilk olarak deniz seviyesinden 587 metre yüksekliğe sahip Çamlıca Kulesi geliyor. Kule diyince bizim aklımıza İstanbul Havalimanı'nın lale figüründen ilhamla tasarlanan 90 metre uzunluğundaki hava trafik kontrol kulesi geliyor. Kule deyince aklımıza bölücü alçakların saldırılarından Mehmetçiklerimizi korumak için inşa ettiğimiz yüksek güvenlikli nöbet kuleleri geliyor. Kule deyince aklımıza kaçak geçişleri önlemek için sınırlarımıza yaptığımız ileri teknolojiye sahip gözetleme kuleleri geliyor. Kule deyince aklımıza, kırmızı-beyaz rengiyle bayrağımızı temsil eden 1915 Çanakkale Köprüsü'nün 334 metre yüksekliğindeki kuleleri geliyor. Kule deyince aklımıza Birleşmiş Milletlerin tam karşısında olan 36 katlı ve 171 metre yüksekliğindeki Türk Evi'miz geliyor. Ama kule deyince bakıyorsunuz Sayın Özel'in ve belediye başkanlarının aklına sadece para kuleleri geliyor. Para kuleleri dışında ortada işte bizim eserimiz diye gösterebilecekleri hiçbir icraatları yok. Grup toplantısında konser bahanesiyle yapılan soygunu anlatmak yerine çıkmış en iyi bildikleri iş olan paradan kule geliyor. Bunların aklı fikri ceplerini doldurmakta, yandaşlarını zenginleştirmekte, milletin paralarını har vurup harman savurmakta. Şahsi ikballerine öyle kilitlenmiş durumdalar ki gözleri hiçbir şey görmüyor. Otobüs seferlerini bile doğru düzgün işletemiyorlar. İzmir Körfezi zaten kaderini terk edildi, umurlarında bile değil. Bir başkası 6 sene önce tıkır tıkır işleyen trafiği kör düğüm haline getirdiler. Her şeye para buluyorlar ama iş SGK'ya olan borçlara gelince kırk dereden su getiriyorlar. Yani nereden tutsanız elinizde kalan beceriksiz, vizyonsuz bir zihniyetle karşı karşıyayız. Ne diyelim, Allah bunların yönettiği belediyelerde yaşayan vatandaşlarımıza sabır versin.